Büyük para kazanmanın psikolojik yönleri

Bilindiği gibi, "Para çok olmaz!" Bununla aynı fikirde değiliz, çünkü hiçbiri, en başarılı milyarder bile, onun çok parası olduğunu söyleyecektir. Yeterince, ya da bir yaşam için yeterli diyecektir. Ya da böyle bir şey. Ama hadi çoğumuzun yeterince paraya sahip olmadığını itiraf edelim. Birisi ekmek için yeterli değil, ama yeni bir araba için bir kişi, ama mutlak çoğunluğumuz paraya kısa.

Soru ortaya çıkıyor, onları nereden alıyorsunuz? Belirli bir yarım ölçü tüketici kredisi olarak kabul edilebilir. Evet, kredi şimdi şu şeyi satın almamıza izin veriyor, ve sonradan ödeme yapmak için para ve sonra hepsi aynı anda. Bu makalede onları tanımlamaya gerek olmayan en az o kadar önemsizdir. Eski Yahudi'nin sözlerini söylemek mümkündür: "Borç almak için para almıyorum, çünkü yabancıları alıp bir süreliğine, ve sen ve sonsuza dek verirsin."

Bu nedenle, para kazanılmalı. Ama! Hiç kaç insanın yorulmadan çalıştığına ve ücretlerden maaşlara kadar kesintiye uğradığına dikkat ettiniz mi? Ve eğer maaş gecikerse? Ödünç almalısın. Ama çok çalışıyor! Ve terbiyeli kazanır!

Görünüşe göre para onuncu yolu ile geçiyor. Nedeni para ile ilgili içsel psikolojik tutumlarda yatmaktadır. Bu tavırlar aklımıza sıkıca yerleşti ve para kazanmak için psikolojik engeller koydu.

İlk olarak: büyük para sadece titanik çabalar uygulayarak kazanılabilir. Bu kuruma boyun eğerseniz, tüm hayatınızı çok zor bir iş çıkaracak ve bunun için nispeten az para kazanacaksınız. Aslında, iyi gelir elde etmek çok zor değildir. Kendimizi ikna etmeliyiz, her şey ortaya çıkacak ve zihni içerecek.

İkincisi: büyük paranın dürüst çalışması işe yaramayacaktır. Yine yanlış. İnsanlar için gerekli bir şey yaparsanız, çok para kazanabilirsiniz. Yararlı bir iş daima iyi karlar getirir.

Üçüncüsü: Hayattaki para önemli değil! Çok da öyle değil. Para hayatımızın en önemli bileşenlerinden biridir. Her şeyden önce, sermayenin varlığı bir bağımsızlık ve yüksek bir özgürlük derecesidir. Yani dünyamız çalışıyor. Bu skorda harika bir deyim var: "Sağlığa kavuşacak, geri kalanı da alacağız."

Dördüncü: para bir kişiyi bozar. Yanlış ifadenin kökeninde. İnan bana, zengin insanlar arasında, evsiz insanlar ve fakir alkoliklerden daha fazla şeytani taşıyıcı yoktur.

Bu nedenle, yukarıda belirtilenlerden, bir sonuca varmak mümkün, para eksikliğinin ana sebebi, bilinçte psikolojik engeller olmak, zengin olmayı engellemek.

Para ihtiyacı ne olursa olsun, sadece başarılı bir insan gibi düşünmeyi öğrenmekle kalmaz, aynı zamanda birkaç basit kuralı da takip etmelisiniz:

İlk kural: Kazanılan tüm paranızı hemen harcamayın. Örneğin, toplam gelirinin onda birini ertelemek gerekir.
Neden onuncu? İlk olarak, bu hesap için uygundur ve ikinci olarak cüzdan için külfetli değildir.

İkinci kural: Geciken onuncu, sadece bir baklaya konulmamalı, büyümede verilmelidir. Hayır, paranın karşılığını almayı ve yüksek faizle para vermenizi istemiyorum. Bir banka hesabını yeniden doldurma olasılığıyla açın ve aylık olarak bu ondalık kısmı ekleyin.

Üçüncü kural: Mümkün olduğunca az risk almaya çalışın. Muhteşem karlar vaat etse bile, riskli projelere yatırım yapmayın. Eğer bir konuda iyice eğitilmemişseniz, özel literatürü okuyun ya da bilgili insanlara danışın. Sonuçta, risk, yetersiz farkındalık koşullarında eylemdir. Tam bir resminiz varsa, bu artık bir risk değil, kesin bir stratejik hesaplamadır.

Özetlemek gerekirse şunu söylemek istiyorum:

Harekete geçmezseniz, kanepede ya da sosyal ağlarda saçmalık yaparsanız, ne kadar olumlu ve olumlu düşünürseniz düşünün, zengin olmayacaksınız.

Bir ay belirli bir miktar para kazanmak için bir hedef belirleyin ve uygulamaya başlayın. Her gün parayı sayın ve görev tamamlanmadan önce ne kadar kaldığınızı sayın. Hatırlanması gereken en önemli şey: Para ile ilgili tüm düşünceler olumlu olmalı! Ve sonra başarı sizi bekletmeyecek!

Size iyi şanslar!