Hamilelik sırasında kilo alabilir miyim?

Gebelik, bilindiği gibi, bir hastalık değildir, fakat bunun, vücudun olağan hali olmadığını anlaması gerekir. Bu nedenle, bir fenomen olarak, hamilelik sağlığınızı ve çocuğunuzun sağlığını korumak için bazı kısıtlamalar gerektirir. Bu ciddi kısıtlamalardan biri, hamilelik sırasında ağır ağırlıklar taşıma yasağıdır.

Ne yazık ki, tüm hamile kadınlar yaşam koşullarına sahip değildir, böylece bu görevi bir kişinin güvenilir omuzlarına kaydırmak mümkündür. Burada gerekli satın alımlar için mağazaya gidiyoruz ve yükü olan katırlar olarak dışarı çıkıyoruz. İşte mobilya yeniden düzenlenmesi ile temizlik yapan gayretli metresi, bu yüzden pozisyonda kadınlarda ortaya çıkan "yuvalama sendromu" ifade edilir. Kırsal kesimde yaşayan hamile kadınlardan bahsetmemek, bir gün için endişe ve sıkıntı bırakmamak.

Hamilelik sırasında ağırlıklar taşımak mümkün mü yoksa istisnalar var mı? Bu gibi durumlarda çocuğunuzu ve kendinizi riske atabileceğinizi bilmelisiniz. Eğer genç bir kadının vücudu eğitilmemişse, o zaman düşük yapma tehdidi olabilir. Bu nedenle, eğer ağırlıkları giymek için kullanılmazsa ve bir süre sonra alt karın bölgesinde ağrı farkedilirse, lekelenme, doktora gitme veya ambulans çağırma konusunda tereddüt etmeyin. Sadece zamanında tıbbi yardım, hamileliğinizi olumsuz bir sonuçtan koruyabilir. Durum çok ciddi görünmese de ve ağrı güçlü değilse bile, bir doktora görünmek gerekir. Sadece bir uzman, bir hapı atamaya değip değmeyeceğine veya daha ciddi bir tıbbi müdahaleye ihtiyacınız olup olmadığına karar verebilir. Durum bazen çok tehlikeli ve geçicidir, bu da hesabın kaydedilmesinde bir dakika için geçerlidir.

Ancak ağırlık kaldırmak, sadece çocuk için değil, tehlikelidir. Hamile kadının kendisi de, hamilelikten önce vücudu çok daha fazla etkileyen ağır yüklere maruz kalmaktadır. Bu yükler iskeleti etkiler, omurga üzerindeki halihazırda kuvvetli basıncı arttırır, özellikle bel ve sakral bölgelerinde. Arka bölgede ağrı olabilir. Hamilelik hormonlarının etkisi altında değişiklik gösteren eklemlerin kıkırdağı, ayrıca yükün artmasıyla birlikte zayıf bir bağlantı haline gelmiştir. Gerçek şu ki, vücut bir çocuğun doğumu için annenin organlarını ve sistemlerini hazırlar. Böylece doğumdan önceki pelvik kemikler daha kolay ayrılır, kemiklerin ekleminin sınırında bulunan kıkırdakların daha kırılgan olmasını sağlayan özel bir hormon üretilir. Fakat bu hormon sadece kasık eklem ve pelvik kemikleri değil, aynı zamanda bir kadının tüm eklemlerini de etkiler. Bu yüzden kendine dikkat etmelisin. Bir çocuğun doğumundan sonra iş yükü ve iş bitmez, ancak sadece başlar. Tam gelişme ve büyüme için bir çocuk, sağlıklı ve neşeli bir anneye ihtiyaç duyar.

Ama sonra ne yapmalı, yaşam gider ve yardımcılar her zaman el altında değil midir? Hamile bir kadının hayatını kolaylaştıracak ve bir tehdit tehlikesini azaltabilecek çeşitli kurallar vardır.

1) Alımları bir torbaya yüklemeyin, ağırlıkları her iki elinize eşit olarak dağıtın.

2) Mümkünse, çok fazla ürün almayın (3 kg'dan fazla olmamalıdır).

3) Yerçekimini zeminden bükmeyin, yere yaslanmayın. Yerçekimini yarı oturma pozisyonundan kaldırmak, bacaklarınızı hafifçe yaymak en iyisidir, böylece yük sırtınıza düşmez, ancak ayağınıza düşmez.

4) Yükü omurgaya eşit olarak dağıtacak prenatal bir bandaj kullanın.

Eğer bir sporcuysanız veya hamilelik öncesi güç sporlarıyla uğraşıyorsanız, hamilelik sırasında bu tür aktivitelerin sınırlı veya tamamen dışlanmalıdır. Bu bağlamda, önde gelen gebelik doğum uzmanı jinekoloğuna danışmaya değer. Daha hafif sporlara aktiviteyi değiştirin: yoga, yorulmak bilmeyen yüzme, açık hava yürüyüşleri, fitball, sabah egzersizleri. Şimdi hamilelik sırasında nasıl ağırlık taşıyabileceğinizi biliyorsunuz, ama bunu kötüye kullanmamak en iyisidir.